Kendimden gidişler, kendime gelişler
Çığırmak o türküyü, mahvetti beni.
Durmadan çalım satan bu dünyayla savaşlar
İçimi ısıtan o çay kaşıklarının sesleri
Beli bükülmüş, bastonu kırılmış bebekler mahvetti.
Dayanamadığım kristal keyiflerim
Kör olası âşık olmak mahvetti beni.
Aşığım elhamdülillah, maşallahım var
Ama sancılanıyorum bu derin uykuyu düşündükçe.
Varsayalım çoktan yıkıldı dördüncü duvar
Zira yalnız çocukların dünyasında değil canavar.
Sarı lüleli bebeklerin büyümeleri gerekirken
Yasaklar kanununa aykırı davrananlar var.
Geceleri yastıkları ıslanan bebekler
Kucaklanmak isterken göç ettirilenler…
Veda bile etmeden gitti ya o sahipsiz uçurtmalar
Biliyorum, bugünü yazanın elbet yarın için de bir planı var.